8 Mart 2013 Cuma

DÜNYA KADINLAR GÜNÜMÜZ KUTLU OLSUN!..


‎''Sevmek belki birşeydir; ama SEVİLDİĞİNİ BİLMEK çok şeydir ....''

Charles Bukowski




Aziz NESİN / BİR KADINI AĞLATMAK

Bir kadını ağlatmak çok zor değildir aslında. Kadınlar her şeye ağlayabilir; bir filme, bir şarkıya, bir yazıya… En az erkekler kadar yani! Ama bir kadını yürekten ağlatmak zordur. Eğer bir kadın yürekten ağlıyorsa, ağlatan onun yüreğine ulaşmış demektir.Ama o yüreğin değerini bilememiş olacak ki ağlatan, gözünü bile kırpmadan teker teker batırır iğnelerini yüreğe! 

İşte o zaman koca bir yumruk gelir oturur boğazına kadının. Yutkunamaz, nefes alamaz; çünkü o koca yumruk canını çok acıtır. Gözleri buğulanır kadının sonra. 

Ağlamayacağım, der içinden. Ama engel olamaz işte. 

Çünkü yüreğine ulaşmıştır birileri ve iğneler saplamaktadır.. Bu acıya ne kadar karşı koyabilir ki bir kadın. İnce ince süzülür yaşlar gözünden; önce birkaç damla, sonra bir yağmur seli… Ve kadın ağlar; hem de çok! 

Sanmayın ki gidene ağlar kadın! Gidenin giderken koparttığı yerdir onu ağlatan, orada bıraktığı yaradır. O yaranın hiç kapanmayacağını, kapansa bile izinin kalacağını bilir kadın; o yüzden ağlar. Ama bilir misiniz, ağlamak kadınları olgunlaştırır. Her damla, daha çok kadın yapar kadınları. Her damla bir derstir çünkü. 

Bazen kadınlar ağladığında çoğu insan, ağlama niye ağlıyorsun ki, değmez onun için derler. Bilmediklerindendir böyle demeleri. Çünkü yürekleri acıyan kadınlar ağlamazlarsa, ölürler. 

İçlerindeki zehirdir onları öldüren! Ağlayarak o zehirden kurtulur kadınlar, o irini temizlerler yaralarındaki! Çünkü bilirler, o irin temizlenmezse iltihaba dönüşür yaraları. 

Dönüşmemesi lazımdır oysa. O yüzden de bolca ağlarlar. 

Zaman geçer sonra. Kadınlar kendilerine sarılmayı öğrenirler. Umarım öğrenirler, yoksa ruhlar sapkın yollara çarpar kendini. Sapan ruhların doğru yolu bulması da yeni acılar demektir. Bunu bilir kadınlar, o yüzden eninde sonunda öğrenirler kendilerine sarılmayı… 

Çok ağlayan kadınlar, bir çok şeyden vazgeçen kadınlardır aslında. Her damla olgunlaştırır kadınları evet ama olgunlaştıkça o safça inandıkları aşk gerçeği onların gözünde küçülür. Küçüldükçe değerini yitirir ve işte o zaman kendilerine sarılıp, yeni bir kadın yaratırlar kendilerinden. 
Güçlü, yenilmez, mağrur ve aşka inanmayan… 

İnsanlar soruyorlar çoğu zaman neden bu kadar çok bekar kadın var diye; hepsi kariyer derdinde olan. Çünkü inançlarını yitirdi o kadınlar. 
Zamanında yüreklerine o kadar çok iğne saplandı ki, o kadar çok ağladılar ki! Artık kendilerinden başka bir doğru olmadığına inanıyorlar, o yüzden kendilerine sarılıyorlar.

Çünkü biliyorlar ki sarıldıkları adamlar onları hak etmedi; hem de hiçbir zaman! Hep bir çıkarları oldu sarıldıkları adamların. E.. o zaman niye sarılsınlar ki! 

Niye sarılalım ki! 

Etrafınızda yürekten ağlayan bir kadın varsa bilin ki olgunlaşıyordur. 

Bilin ki, gerçekleri kabul etmeye başlamıştır. 

Bilin ki, artık aşkın olmadığına inanmıştır. 

Bilin ki, sarılacak tek bir doğrusu kalmıştır. 
O da kim, ne diye sormayın artık. 

Çok ağlayan kadınlar, eninde sonunda kendilerine sarılırlar çünkü!

2 yorum:

  1. Sizinde dünya kadınlar gününüz kutlu olsun.Yaş 32 artık eskisi gibi ağlatamıyor beni dünya

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Böyle bir güne ''Feministler Günü'' diyen bir zihniyet de var ne yazık ki...
      Halbuki Erdil Yaşaroğulu diyor ki: ''Herkes yanındaki kadının kadınlar gününü kutlasa, bu dünya cennet olur.''
      ne kadar basit bir uygulama ama ne kadar da doğru.

      Sil

Gelsin Yorumlar: