2 Temmuz 2013 Salı

İnsanın Gönlünden Geçeni Yapabilmesi Çok Güzel Şey! :))))


ohhhhhhh 
ne güzel yağmur yağıyor Trabzon' da bir bilseniz!
benim yüzümü güldürmeye yetti :)

hani yukarıdaki resimde şemsiye atıp ıslanmayı tercih eden kız çocuğu var ya, işte  o benim! :)

camdan baktım şakır şakır yağmur yağıyor ama ne güzel yağıyor o öyle...
elektrik direklerinin lambalarının ışığında ayrı bir güzellik kazanıyor yağmur.

şöyle bi düşündüm,
yıllardır istediğim bir şeydir yağmur altında keyfi ıslanmak ve sırılsıklam olmak.
o halde neden uygulamaya geçirmiyordum bu isteğimi???

facebook hesabımda 
''bi şey diycem????

Trb.da şarıl şarıl yağmur yağıyor; 2 dakika dışarı çıkıp hemen eve dönsem bile sırılsıklam olurum. Hep istemişimdir, yağmur altında keyfi olarak ıslanmayı... Yapsam mı böyle bi çılgınlık? ''


yayımlayıp,
anneme ''anneeeeee markete gidiyorum bir şeyler almaya, senin istediğin bir şey var mıııı?'' diye seslenip soluğu dışarıda aldım.

aslında niyetimde tişörtle sokağa atlamak vardı ama zaten yeterince hassas olan bünyemin hemen etkilenip hasta olma neticesinden ürktüm ve istemeyerek de olsa çok sevdiğim nar çiçeği renkli yağmurluğumu giyip önce markete gittim. o kısacık sürede bile iyice ıslandım. öyle ki, anneme meyve alırken reyon görevlisinin bakışları gözümden kaçmadı :) sonra kaçınılmaz soru geldi: ''dışarıda yağmur mu yağıyor?'' (!!!) o benim görüntüme şaşırırken ben onun sorusuna daha çok şaşırdım :) demek ki kızcağız, çalışmaktan fark edememiş. ben de kendimi işaret ederek ''çok mu belli oluyor?'' dedim ;)

sonracıma marketten aldıklarımı alelacele apartmanın girişine bırakıp, anneme bir telefon çakıp, ''Ayşe Hanım yürüyüşte, rahatsız edilmeyee!'' deyip vurdum kendimi Erdoğdu yokuşuna. ''bu gidişin bir de dönüşü olacak Ayşe, unutma! ona göre keyif alacağın yere kadar git, ,okunu çıkarma, sonra dönüş yolu keyfini kaçırmasın!'' dedim kendi kendime.

(not: apartmandan çıkarken alt kat komşumuzun kızlarıyla karşılaştım. onlar da bir yere gidiyorlardı ama araba ile. yani bu şiddetli yağmurda ''normal'' yoldan. ben acele ile apartmandan çıkıp, kuvvetle muhtemel onların araba yolundan ilerlemeye başladığım an ''ay ayşeee, bu kız bu saatte ve bu yağmurda nereye gidiyor böyle? neden dolmuşa binmiyor?'' diye düşünmezler mi? ya da araba ile yanından geçerken sormazlar mı?'' diye tedirgin oldum. kendi kendime bir mahalle baskısı yarattım. ama sonra ''noluyo ya kızım sana! nicedir nedir bu halin tavrın! insanlardan ne kadar çok korkar ve onların düşüncelerini ne çok dert eder olmuşsun!'' diye kızdım kendime. başım dik, kendimden emin devam ettim yoluma.)

gözüme kestirdiğim yere kadar inip, U dönüşü yapıp, bu kez arka yoldan yokuşu çıkmaya başladım ama bende ne keyif anlatamam!

o esnada ''Trabzon'a Kıvanç(Tatlıtuğ) gelmiş ve seninle tanışmak için bekliyor'' deseler, tınnnnnnnnn yani...

yüzümde bi gülüş,
dünyanın en sağlıklı,
en keyifli,
en dertsiz-tasasız insanı
ve dünyanın hakimi gibi kendimden emindim.


ohhhhhhh sefam olsun Valla!

derken bir araba yanıma park ederek adres sordu. 25 plaka kodluydu. ''Meydan'' nerde diye sordular. ''Al senin olsun ablam, senden kıymetli mi? Ya da dur gel ben sizi götüreyim.'' diyecektim ki bütün aklıselimliğimi takınıp ve en yardımsever tavrımla yanıtladım.

demek kiiiiii bu yürüyüşümün sebeplerinden biri de o insanların yer sorusuna yanıt vermemmiş.

ayyyyyy farklı bir yer tarif etseydim de bu gece onlar için de farklı bir anlam kazansaydı ne olurdu??? :D :D :D

eve varmak üzereyken yanımdan geçen arabaların üzerime yol kenarı sularını atlatma ihtimali de ayrı bir heyecan yaşattı doğrusu. ama yalan yok ''sıçratsınlar Valla su, hiç önemli değil, nasıl olsa duşa alcam. hem çok gülerim ve bu geceyi de hiç unutmam.'' dedim ama olmadı. şöförlerin gayet dikkatli olası gelmişti :)

ben tişörtle çıkmaya cesaret edemezken yolun üstünden gelen bluzlu etekli gencecik kızımızın duruşu ''yoooo ayşe o kadar da korkulacak bir şey yokmuş'' dedirtti bana.

haa bu arada şu an hala üzerimi değişmedim, saçlarım ve kıyafetlerim ıslak, hafiften üşümeye başladım.
hasta olup da yarınki ve cuma günkü randevularıma gidemezsem bu yazım, delil teşkil etsin!

ve unutmadan, markete gitme nedenim kola ve cips ikilisine son zamanlarda beslediğim aşktır.
birazdan hüpleticem hepsini!


Velhasılı kelam,

İnsanın Gönlünden Geçeni Yapabilmesi Çok Güzel Şey!

ben bu duyguyu unutalı yıllar oluyor ama bir daha unutmam/kendime unutturmam umarım!


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Gelsin Yorumlar: