ES SELAMÜNALEYKÜM DOSTLAR, ARKADAŞLAR, CANLAR ve BÜTÜN İNSANLAR!
Şu an ne kadar mutlu olduğumu bilmiyorum cümlelere dökebilecek miyim;
sizlere olduğu gibi aktarabilecek miyim?..
:) :) :) :) :) :) :)
Elhamdülillah Elhamdülillah Elhamdülillah!
Ramazan geldi, daha ne olsun? :)
Günümüz, gönlümüz, dilimiz, bedenimiz dinginleşti.
''İnsan'' olmanın, ''kul'' olmanın anlamını ziyadesiyle hissetmeye başladık.
Hele ki ilk günümüz ya; acziyetimizi, gönül rızasıyla O' na yönelmeyi, sırf O (C.C.) istiyor diye bir kul' a yakışır derecede davranmayı daha iyi hissettik; bildik, razı olduk, şükrettik.
Hamd ettik.
Bizi Müslüman olmakla şereflendirdiği için; sadece O' na (C.C.) kulluk ettiğimiz için, bizlere bu idraki verdiği için ve daha bizlere sunduğu binlerce, milyonlarca nimet için...
Bu satırları yazarken bir yandan da aşağıdaki ilahiyi dinliyorum:
Gönlüm coşuyor dinlerken.
Aklımı tam toplayamıyorum.
En Güzel Olan O' nu (C.C.) zikredip duruyor dilim.
Ufaktan da yaşlar süzülüyor yanaklarıma.
Lütfen siz de bir dinleyin.
Boş verin işinizi, gücünüzü, dünyevi hallerinizi;
Bi dinleyin.
İftardan sonra planım, şurada sayılı günlerin kaldığı KPSS için bi gayret çalışmaktı.
Lakin, nereye kadar? Nereye kadar be Ayşe? Nereye kadar be dostlar, canlar?
Dünyevi işler nereye kadar? Hırs, para, makam, güzellik, sınırlar, şartlar, kurallar nereye kadar?
Bir gün gelecek bu fani bedenimiz toprağa karışmayacak mı; aslına dönmeyecek mi?
Tabi ki dünyevi işlerimizin de peşini bırakmayacağız;
Madem ki bu dünyaya göndermiş bizi Yüce Yaratıcı, o halde O' na(C.C.) yakışır bir kul, bir insan, bir Müslüman olacağız. Çalışacağız. Üreteceğiz. Hayırlı insanlar olacağız. Boş durmak bize yasak!
Dinimiz, kulluğumuz, inanışımızi insanlığımız sadece dilimizde değil; yaşantımızda da olacak!
Özümüzde, sözümüzde, bedenimizin her hareketinde, her işimizde olacak.
O' nu(C.C.) zikretmeden geçirdiğimiz günü boş geçirmiş sayacağız.
O' nu(C.C.) çok seveceğiz ve sevdireceğiz.
Kim bize O' ndan(C.C.) daha yakın ki?
Kim bizi O' nun(C.C.) kadar seviyor ki?
Başka kimden O' ndan(C.C.) istediğimiz kadar çok nimet-sağlık-vs istiyoruz ki?
Ve kim bize O' nun(C.C.) kadar tahammül edip, imkanlar-nimetler sundukça sunuyor ki?
Sabah ezanının okunuş anı ve iftar zamanını bildiren akşam ezanı vakti kadar beni mutlu eden, kendime getiren, gerçek hayatı anlatan, geçiciliği ispatlayan, her defasında gözlerimi dolduran, şükür ettiren, zihnimi tazeleyen, kulluğumu hatırlatan iki şey daha yok sanırım şu hayatta.
EY BÜYÜK YARATICIM
EY YÜCE RABBİM!
EY EN GÜZEL OLAN!
SENİ ÇOK SEVİYORUM!
MÜSLÜMAN OLMAKLA GURUR, ŞEREF, ONUR, MUTLULUK DUYUYORUM!
BENİ BU MÜBAREK AY' A TEKRAR ULAŞTIRDIĞIN, KALBİMİ SEN' İNLE TİTRETTİĞİN İÇİN NE KADAR SECDE ETSEM, ŞÜKÜR ETSEM AZ BİLİYORUM.
VE BİLİYORUM Kİ, AYNEN DİĞER KULLARINDA DA OLDUĞU GİBİ, BİZİ YİNE EN ÇOK SEN SEVİYORSUN!
Coştum
Dalgalandım
Hamd ettim
Duruldum
Mutlu oldum
Sevdim
Sevildiğimi bildim
Gözlerimdeki ve gönlümdeki perdenin kalkması için dua ettim
Ağladım
O' NDAN(C.C.) GAYRISININ yalan olduğunu bildim
Elhamdülillah inandım, idrak ettim
Ama daha da çok idrak edebilmeyi,
daha da çok arınmayı,
daha da çok O' NA(C.C.) YAKIŞMAYI istedim.
Karıştıysam sebebi O' DUR(C.C.).
O' NA(C.C.) duyduğum aşktır ve
Elhamdülillah ki gönlüme, içime verdiği huzurdan, ferahlıktan sebep, BENİ ÇOK SEVDİĞİNİ BİLMEMDİR. VE BUNDAN DUYDUĞUM MUTLULUĞUN VERMİŞ OLDUĞU SARHOŞLUK HALİDİR.
SELAMLARIM, SEVGİLERİM, HAYIR DUALARIM, TEBESSÜMLERİM;
BU YAZIMI OKUYAN, OKUMAYAN, İNANAN, İNANMAYAN CÜMLE İNSANLIĞIN ÜZERİNE OLSUN.
ZİRA BİZ, YARADILANI ÇOK SEVDİK, YARADAN' DAN(C.C.) ÖTÜRÜ!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Gelsin Yorumlar: